TarihtebugünGenelkültürGüncelhaberler,Teknoloji,Spor,MagazinResimlerEvdeiş,İnternet

12 Ağustos 2012 Pazar

Atçalı Kel Mehmet Efe



Atçalı Kel Memet Efe Heykeli, Atça

Atçalı Kel Mehmet Efe (1780 - 1830; kısaca Atçalı Kel Memet de denmektedir), Aydın'ın Atça kasabasında fakir bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiş, ve genç yaşında dağa çıkarak zeybek olmuş, daha sonra da 1829-1830 Aydın İhtilali olarak anılan harekete önderlik etmiştir. (ihtilal teriminin Osmanlı tarihlerinde yerel düzende ayaklanan, mevcut idarecileri kaçıran veya karışıklığa meydan verenler için kullanıldığını burada belirtmek gerekir.)

Atçalı Kel Mehmet Efe

Aydın ile Nazilli arasındaki Atça kasabasında bugün Atçalı'nın anısına bir "Atçalı Kel Memet" heykeli bulunmaktadır. Heykelin kaidesinde, su elin, çeşme elin, tekne Atçalı Kel'in yazmaktadır.


Aydın İsyanı

Aydın Vilayeti

1829'da Kuyucak'ta başlayan Kel Memet'in önderliğindeki Aydın ayaklanması bir halk ihtilali özelliklerini taşır görünmektedir. Osmanlı İmparatorluğu'nun girdiği savaşların vergi yükünden bunalan halka bu vergiyi kaldırdığını ilan etmiş, mültezimlerin, voyvodaların ve zabitlerin halktan keyfi olarak topladıkları vergileri kaldırmıştır. Bunlarla da yetinmeyerek, ' vali-i vilayet, hademe-i devlet, Atçalı Kel Memet ' şeklinde imzaladığı fermanlarda hükümetten serbest ticaret ve tarımın korunmasını, kanunların değiştirilmesini, daha eşit kanunlar yapılmasını ve askerliğin yeni esaslara bağlanmasını istemiştir. Aydınlıların yanı sıra, Kütahya, Manisa, Burdur ve Denizli 'nin bazı kazaları, onun ileri sürdüğü fikirleri sevinçle karşılamış, ona kapılarını açmış ve kendilerine efendi yapmışlardır. İlk ayaklanmasında Aydın mütesellimi ve yanındaki adamlarıyla girdiği çatışmalar hariç, diğer kasabalarının hiç birisinde ona karşı silah atılmamıştır. Aksine, adamlarıyla birlikte bu kasabalara birer kurtarıcı gibi girmiştir. İdaresi altında bulunan yerlerde halkının malına, canına ve ırzına saygı gösterdi. Seyahat hürriyetine engel olmamıştır. Zulmü ve adaletsizliği ortadan kaldırmak, yeni bir düzen kurmak için çalışmıştır.

Atçalı Kel Memet Efe Heykeli'ndeki imzaladığı fermanları sembolize eden mührü.

Savunduğu fikirlerin II. Mahmut 'un reformları ve sonrasındaki Tanzimat ilanı ile paralellikler arzettiği ileri sürülebilir. Öte yandan, Aydın İhtilali döneminin, Osmanlı İmparatorluğu'nun pek çok bölgesinde bir önder etrafında toplanarak yerel idareleşmeye (veya derebeylik kurmaya) yönelen hareketlerle eşzamanlı olduğu unutulmamalıdır. Boyut ve tarzları farklılıklar göstermekle birlikte, Manisa'da Karaosmanoğulları, Çukurova'daRamazanoğulları, Yanya'da Tepedelenli Ali Paşa, Tuna boyunda Pazvantoğlu, hatta Mısır 'da Kavalalı Mehmet Ali Paşa isyanları aynı dönemin hadiseleridir. Osmanlı Devleti, uğradığı kayıplara rağmen, bunların hepsini aşmıştır.


Hakkındaki sanat eserleri

Atçalı Kel Memet Efe Heykeli


Film ve tiyatro eserleri
Atçalı Kel Mehmet (film)

Atçalı Kel Mehmet'in kişiliği ve hayatı, senaryosunu İlhan Engin ve Murat Sertoğlu'nun yazdığı, Asaf Tengiz yönetmenliğinde 1964 yapımı bir filmde çekilmiştir. Bu filmde Fikret Hakan, Tijen Par, Hayati Hamzaoğlu, Erol Taş ve Hüseyin Baradan gibi zamanın ünlü oyuncuları oynamıştır.


Atçalı Kel Mehmet (oyun)
Atçalı Kel Mehmet'in hayatı Orhan Asena tarafından tiyatroya aktarılmıştır. Orhan Asena bu tiyatro eseriyle 1970 TRT Sanat Ödülleri Yarışması'nda başarı ödülü almıştır.


Atçalı Kel Mehmet'in İsyanı (dans tiyatrosu)
Atçalı Kel Mehmet'in hayatı ve kişiliği, 2011 yılında Ege Üniversitesi Türk Halk Dansları Topluluğu (TÜHAD) tarafından, 'Atçalı Kel Mehmet'in İsyanı' adıyla ve Salih Kalyon' un desteği ile dans tiyatrosu olarak sahnelenmiştir.


Yayımlanmış kitaplar
Çağatay Uluçay - Atçalı Kel Mehmed
Murat Sertoğlu - Atçalı Kel Mehmet Efe
Ali Haydar Avcı - Atçalı Kel Mehmet İsyanı: Aydın İhtilali (1829-1830)
İsmet Nadir Atasoy - Sevda Zamana Sığmaz (3 bölümden oluşan kitabın 2. bölümü Atçalı Kel Mehmet Efe hakkındadır.)


Hakkındaki türkü ve hikâyeler
Çocukluğunda çok ürkek olduğu anlatılan bu efe, bir gün köy kahvesinde otururken, ahalinin ve kendisinin devlet tarafından sömürüldügünü ve yok yere acı çektirildigini düşünüp buna bir çare araken, üç iri köpeğe karşı cılız bir köpeğin kapışmasına şahit olur. Hasımlarınca bir hayli yıpratılan küçük köpek, can havliyle kaçarken bir çıkmaz sokağa girer. Kaçacak yeri yoktur. Direncinin son noktalarında olmasına rağmen sırtını duvara vererek bu üç köpeğe çılgıncasına saldırır ve onları kaçırmayı başarır. Atçalı da bundan ibret alır.

Ayrıca Atçalı Kel Mehmet Efe'nin zeybeklikten önceki dönemine ait olarak, bölgenin hakim ailesi Arpazlılar 'dan Arpazlı Hacı Hasan Bey ile ilgili rivayetler de bulunmakta olup, bunların bahsi ilgili sayfadadır.


Aynı zamanda Arpaz kulesini ve konağını yaptıran kişi olan Islahat Kumandanı Arpazlı Hacı Hasan Bey, rivayete göre, konağında sığır çobanlığı yapan Atçalı Kel Memet'i bir kabahatinden dolayı, döverek konaktan kovmuştur. Bir başka rivayet de, Atçalı Kel Memet'in Arpazlı beyinin kızına aşık olduğu ve anasını kızı istemeye gönderdiği, fakir bir yetim olan Kel Memet'e kızın verilmesinin sözkonusu olmadığı gbi, cüretinden dolayı da kendisine sıkı bir dayak atıldığı, Kel Memet'in de bunun üzerine dağa çıkarak tarihin Atçalı Kel Mehmet Efe'si olduğu, ve günün birinde intikam için gelerek Hacı Hasan Bey'in oturduğu büyük konağı, onun bulunmadığı bir sırada ateşe verdiği şeklindedir.

Her halukarda, Atçalı Kel Mehmet Efe ile, başka bir deyişle Aydın İhtilali ile başedemeyen Arpazlı Hacı Hasan Bey Padişah'ın gazabına uğrayıp, Rodos 'a sürülmüştür. İsyanın bastırılmasıyla dönüşünde beraberinde Rodos'tan yapı ustaları getirmiş ve bugünkü Arpaz Kulesi ve Arpaz Konağı bu ustaların hünerleriyle yükselmiştir. Güvenlik kulesi, ambarı, ahırları ve müştemilatı ile bir şatoyu andırmaktadır.

10 Aralık 1910 günü Arpazlı Osman Ağa'nın yıkılmış bulunan ve halkın kullandığı Menderes Köprüsü'nü tamir ettirmemesi üzerine Çakırcalı Mehmet Efe Arpaz köyünü basmış, ağanın evini ateşe verip, ağayı kaçırmıştır. Kılavuz olarak kullandığı bir çobanın takip edilmesi (kimi kaynaklara göre ihbarı) üzerine yakındaki Karıncalı Dağları Düzce ve Adapazarı bölgeleri Kafkas göçmenlerinden toplanmış ve Rüştü Kobaş komutasındaki bir gönüllü zaptiye birliğince kuşatılır. Çıkan çatışmada Çakırcalı ölür. ve Çakırcalı dan olan cocuklarının bir kısımı diyarbakırın silvan ilçesine göçüp hayatlarını diyarbakırda devam etmektedirler.Çakırcalı'nın cesediyle birlikte Osman Ağa'nın cesedi de bulunur.

ATÇALI KEL MEHMET EFE

Aydın dağlarında gezerim gayri
Yazıldı fermanım okundu gayri
Aldım martinimi çıktım dağlara
Dünya bir olsa tutulmam gayri

Atçalı Mehmet’im bilsinler beni
Yoksulun yanında görsünler beni
Koyarım bu yola tatlı canımı
Dünya bir olsa tutulmam gayri

On iki yaşımda binerdim taya
Minnet etmezdim paşaya beye
Bizi yaman bildirmişler devlete
Dünya bir olsa tutulmam gayri

Hiç yorum yok: